.png)
Objective: In this study, we aimed to evaluate the changes in lipid profile before and after the treatment in patients suffering bipolar disorder, who were in manic episode.
Method: In this study, we included inpatients with bipolar disorder (BD), who were in manic episode, and who do not have a general medical illness. All the patients who were using haloperidol and quetiapine combination therapy were included in the study for the standardization of the treatment protocol.
Results: 68 male inpatients were included in the study. The mean age of patients was 34.7±10.6 years, the mean duration of their disease was 9.9±8.7 years, the mean duration of hospitalization was 21.5±7days. There was a significant difference in TC of patients (p<0.001), LDL (p<0.001), and TG (p<0.001), between admission and discharge. There was no significant difference in fasting blood glucose and HDL levels (p= 0.319, p= 0817 respectively).
Conclusion: Ezzaher et al. showed that compared to healthy controls, patients with bipolar disorder had higher TC, LDL and TG levels (Ezzaher 2010). In a study about the effects on the lipid profile of atypical antipsychotics (AP), such as olanzapine and quetiapine, atypicals were reported to cause more changes in lipid profile compared to typical APs like haloperidol. It was shown that both typical and atypical APs increase the levels of TC, LDL and TG (Duncan 2009). In our study changes in the lipid profile may be the reason of antipsychotics used in patients with bipolar disorder. Changes in the lipid profiles may bedue to the APs administered in our study or the direct impact of disease on appetite.
Bipolar bozukluk manik dönemde tedavi öncesi ve sonrası lipit profil değişiklikleri
Amaç: Bu çalışmada Bipolar Bozukluk manik dönem hastalarında tedavi öncesi ve sonrası lipid profili değişikliklerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi 7. Psikiyatri servisine yatan bipolar bozukluk(BB) manik dönemde olan, genel tıbbi bir hastalığı olmayan ve tedavide standart sağlanması açısından haloperidol ve ketiapin kombine tedavisi alan hastalar çalışmaya dahil edildi.
Bulgular: 68 erkek yatan hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların yaş ortalaması 34,7±10,6 yıl, hastalık süresi 9,9±8,7 yıl, hastanede yatış süresi 21,5±7gün, ortalama hecme süresi 5±2,6 hafta idi. Hastaların total kolesterol (TK) (p<0,001), düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) (p<0,001) ve trigliserid (TG) (p<0,001), değerleri açısından yatış ve taburculuk arasında anlamlı derecede fark mevcut idi. Açlık kan şekeri(AKŞ) ve yüksek yoğunluklu lipoprotein(HDL) değerleri açısından anlamlı fark saptanmadı. (sırasıyla p=0.319, p=0.817)
Sonuç: Ezzaher ve ark. BB hastalarının sağlıklı kontrollere kıyasla yüksek TK, LDL, TG seviyeleri olduğunu göstermişlerdir (Ezzaher 2010). Antipsikotiklerin(AP) lipid profili üzerindeki etkileriyle alakalı bir çalışmada olanzapin ve ketiapin gibi atipik APlerin, haloperidol gibi tipik APlere kıyasla daha fazla lipid profili değişikliklerine yol açtığı ve hem tipik hem de atipik APlerin TK,LDL,TG düzeylerini arttırdığı gösterilmiştir (Duncan 2009). Bizim çalışmamızda hastalarda görülen lipid profil değişikliklerinin sebebi, kullanılan antipsikotikler veya hastalığın iştah üzerindeki direkt etkisi olabilir.