Psychiatry and Clinical Psychopharmacology
Original Papers

Comorbidity of attention deficit hyperactivity disorder in adult bipolar I disorder: a preliminary study

1.

Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD, Denizli-Türkiye

Psychiatry and Clinical Psychopharmacology 2010; 20: 66-73
Read: 891 Downloads: 578 Published: 26 February 2021

Objective: Attention-deficit hyperactivity disorder (ADHD) is a disorder that typically first appears in childhood and has the main symptoms of inattention, overactivity, and impulsivity. Attention-deficit hyperactivity disorder and bipolar disorder are frequently comorbid and overlapping diagnoses. Although there is data describing the overlap of ADHD and bipolar disorder in childhood and youth, little is known about the comorbidity of these disorders in adulthood. In this study, our aim was to investigate comorbidity of attention deficit hyperactivity disorder in bipolar disorder and to compare several sociodemographic and clinical variables of bipolar patients with and without comorbid ADHD.

Method: Sixty patients diagnosed with euthymic bipolar I disorder were enrolled in the study. Patients with bipolar disorder were observed in the outpatient setting during at least two months to ensure the existence of euthymia before the study procedures were conducted. Sociodemographic data form, Hamilton Depression, Young Mania, Wender Utah and Adult ADHD Rating Scales, and the Structured Clinical Interview for DSM-IV were applied to the participants. Socio-demographic data included variables such as age, gender, educational status, episode number, and the type of present treatment. Between group comparisons were made by using Mann-Whitney U test and Chi-square test.

Results: The comorbidity rate of ADHD in our study sample with bipolar I disorder was 21.7%. There were no significant differences between with and without comorbid ADHD groups in terms of their age, gender, and educational level. Comorbid ADHD patients were smoking more cigarettes than those without comorbid ADHD. In addition, the number of their total episodes and manic episodes were relatively higher in the comorbid ADHD group.

Conclusions: The results suggest that ADHD is a common comorbidity in adult bipolar patients. The existence of high rates of comorbidity leads to important diagnostic and therapeutic complications. Further study is needed to clarify the impact of ADHD on clinical outcomes of adult bipolar patients and to provide guidelines for therapeutic approaches.


Erişkinlerde bipolar I bozukluk ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu eştanısı: Bir ön çalışma

Amaç: Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) çocukluk döneminde başlayan ve dikkatsizlik, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik gibi temel belirtilerle kendini gösteren bir bozukluktur. Bipolar bozukluk ve DEHB sıklıkla örtüşen ve birlikte bulunabilen tanılardır. Çocuk ve ergenlerde bipolar bozuklukta DEHB eştanısı tanımlanmış olmasına rağmen erişkinlerde bu konuda bilgi azdır. Bu çalışmada erişkin bipolar bozuklukta DEHB eştanısı araştırılarak, DEHB eştanısı olan ve olmayan bipolar hastaların sosyodemografik ve klinik özelliklerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır.

Yöntem: Bu çalışmaya 60 remisyonda bipolar bozukluk tip I tanılı hasta alındı. Bipolar hastalar için en az iki aydır remisyonda olma şartı aranmıştır. Katılımcılara, sosyodemografik veri formu, Hamilton Depresyon, Young Mani Derecelendirme Ölçeği, Wender Utah Derecelendirme Ölçeği, DSM-IV Yapılandırılmış Klinik Görüşmesi SCID-I, Erişkin Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Ölçeği uygulanmıştır. Sosyodemografik veriler yaş, eğitim süresi, hastaneye yatış sayısı, atak sayısı, halen uygulanmakta olan tedavi gibi değişkenleri içermektedir. İki hasta grubundan elde edilen veriler Mann-Whitney U ve Ki-kare testi kullanılarak karşılaştırılmıştır.

Bulgular: Bipolar I bozukluk hastalarında %21.7 oranında DEHB eştanısı saptandı. Yaş, cinsiyet ve eğitim düzeyi bakımından bipolar ve eştanılı DEHB bipolar hastalar arasında anlamlı bir farklılık bulunmadı. Dikkat eksikiliği hiperaktivite eştanılı hastalar daha fazla sigara içiyordu. Aynı zamanda toplam atak ve manik atak sayıları eştanılı olmayan gruptan görece fazlaydı.

Sonuç: Bu çalışmadan elde edilen bulgular, bipolar bozuklukla DEHB birlikteliğinin sık olduğunu göstermiştir. Bu yüksek eştanı oranları bozuklukların tanı ve tedavisinde ciddi karışıklıklara yol açabilmektedir. Bu anlamda daha geniş örneklemde yapılacak çalışmalar, DEHB eştanılı bipolar hastaları daha iyi anlamamızı sağlayacak ve tedavi planıyla ilgili ipucları sunabilecektir.
 

Files
EISSN 2475-0581