Psychiatry and Clinical Psychopharmacology
Original Papers

Relationships between use of long acting antipsychotics and sociodemographic and clinical characteristics of patients with schizophrenia

1.

Kırklareli State Hospital, Department of Psychiatry, Kırklareli - Turkey

2.

Namik Kemal University, Medical Faculty, Department of Psychiatry, Tekirdağ - Turkey

3.

Gölbaşı Hasvak State Hospital, Department of Psychiatry, Ankara - Turkey

Psychiatry and Clinical Psychopharmacology 2013; 23: 171-179
DOI: 10.5455/bcp.20130408021412
Read: 651 Downloads: 465 Published: 19 February 2021

Objective: Schizophrenia is a chronic psychiatric disorder that causes severe sociooccupational disability. The primary goal of treatment is to prevent a subsequent relapse and restore sociooccupational functioning to the premorbid level. However, high rates of relapses can be seen during the illness due to inadequate adherence to drug therapy. Long acting injectable (LAI) antipsychotics aim to promote compliance in individuals with particularly severe mental illnesses, thereby enhancing relapse prevention. In the literature, there are limited numbers of studies, which have investigated the relationships between use of LAI antipsychotics and sociodemographical and clinical characteristics of schizophrenic patients. In this study, we aimed to identify the association between sociodemographic and clinical characteristics of patients with schizophrenia and use of long acting antipsychotics.

Methods: This was a retrospective cohort study. The data of 252 patients with a diagnosis of schizophrenia were obtained from the medical records of the psychiatry departments of Kırklareli State Hospital and Gölbaşı State Hospital. The patients were grouped according to whether they had used LAI antipsychotics or not. The sociodemographic and clinical characteristics were compared between patients with and without use of long acting antipsychotics.

Results: In the LAI antipsychotic group (n=96), onset of illness was earlier and duration of schizophrenia was longer. The percentage of history of violent behaviour, suicide attempts and family history of schizophrenia were significantly higher in the LAI antipsychotic group. An earlier age of onset, a more significant history of suicide attempts, a history of violent behaviour and a family history of schizophrenia were found to be predictors of LAI antipsychotic use.

Conclusion: Relapses due to poor adherence to treatment can be overcome by LAI antipsychotics. In addition to the familiar causes of nonadherence, the specific predictors of use of LAI antipsychotics should be carefully noted and patients should be initiated on LAI antipsychotics even when they are in the early phases of illness.


Uzun etkili antipsikotik kullanımı ile şizof- renili hastaların sosyodemografik ve klinik özellikleri arasındaki ilişkiler

Amaç: Şizofreni ciddi sosyal ve mesleki özürlülüğe neden olan kronik bir psikiyatrik bozukluktur. Tedavinin birincil amacı relapsı önlemek ve sosyal ve mesleki işlevselliği hastalık öncesi duruma geri çevirmektir. Ancak hastalık süresince verilen medikal tedavilere yetersiz uyum nedeniyle yüksek oranda relapslar görülebilmektedir. Uzun etkili enjeksiyon antipsikotiklerin kullanımı ile ciddi mental hastalıkları olan bireylerde tedaviye uyumun sağlanması ve dolayısıyla relapsların önlenmesi amaçlanmaktadır. Literatürde uzun etkili enjeksiyon antipsikotikler ile şizofreni hastalarının sosyodemografik ve klinik özellikleri arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışma sayısı kısıtlıdır. Bu çalışmada şizofreni hastalarının sosyodemografik ve klinik özellikleri ile uzun etkili antipsikotik kullanımı arasındaki ilişkileri belirlemeyi amaçladık.

Yöntemler: Bu çalışma retrospektif bir kohort çalışmasıdır. Şizofreni tanılı iki yüz elli hastanın bilgileri Kırklareli Devlet Hastanesi ve Gölbaşı Devlet Hastanesinin tıbbi kayıtlarından elde edildi. Hastalar uzun etkili enjeksiyon antipsikotik kullanıp kullanmamalarına göre gruplandırıldı. Uzun etkili enjeksiyon antipsikotik kullanımı olan ve olmayan hastaların sosyodemografik ve klinik özellikleri karşılaştırıldı.

Bulgular: Uzun etkili enjeksiyon antipsikotik grubunda (n=96) hastalığın başlangıç yaşı daha erken ve hastalık süresi daha uzundu. Şiddet davranışı, intihar girişimi öyküleri ve ailede şizofreni hastalığı öyküsü uzun etkili enjeksiyon antipsikotik grubunda anlamlı olarak yüksekti. Hastalığın daha erken yaşta başlaması, şiddet davranışı, intihar girişimi öyküleri ve ailede şizofreni hastalığı öyküsü uzun etkili enjeksiyon antipsikotik kullanımı için anlamlı prediktörler olarak bulundu.

Sonuç: Tedaviye uyumun zayıf olmasına bağlı relapslar uzun etkili enjeksiyon antipsikotiklerin kullanılması ile engellenebilir. Tedaviye uyumsuzluk nedenlerinin belirlenmesi ve uzun etkili enjeksiyon antipsikotik kullanımını gerektiren olguların öngörülebilmesi ile uygun hastalara hastalığın erken dönemlerinde dahi uzun etkili enjeksiyon antipsikotikler verilebilir.

Files
EISSN 2475-0581