St. John’s wort (SJW)(Hypericum perforatum L) is one of the oldest medicinal herbs. Hypericum extracts have been shown to be significantly effective in treating mild to moderate depression. To our knowledge, this is the first case report about panic attack in a man induced by a single dose of SJW extract. A 35-year-old male was admitted for gradually increased trembling and fear of dying. He stated that 2 hours after he received a glass of SJW extract (because of difficulty falling asleep), he became restless, and agitated. He also reported palpitations, sweating, chest pain, shortness of breath, nausea, blurred vision, and feelings of derealization. He denied hallucinations or delusions. An ECG showed tachycardia. Vital signs were remarkable for pulse 110/min, and respiratory rate 22/min. Improvement was seen in the panic state and vital signs returned to normal within 25 minutes after oral alprazolam 1 mg was administered. He denied any psychiatric history (apart from difficulty falling asleep one or two days a week) current stressors, and use of alcohol. Family history was noncontributory. He reported a similar episode after taking a glass of St. John’s wort extract approximately 2 months ago. The patient met the DSM-IV criteria for panic attack. According to - Naranjo Probability Scale, there was a probable association between SJW and panic attack. After being discharged, the patient denied any further panic attacks during his visits at 1 and 3 month. Although exact mechanism of action is not known in vivo studies have shown that Hypericum extracts lead to a downregulation of beta-adrenergic receptors and an upregulation of 5-HT2 receptors. The most important risk associated with SJW extracts is reported to be an interaction with other drugs. However, as reported here, a single dose of St. John’s wort extract can induce a panic attack. It is crucial to investigate herbal drugs use in patients presenting with psychiatric complaints.
Kantaron otuna bağlı panik atak
Kantaron otu (Hypericum perforatum L.) ilaç olarak kullanılan bitkiler arasında en eski ve en çok araştırılmış bitkilerden bir tanesidir. Kantaron otu ekstresinin hafif ve orta derecede depresyon tedavisinde etkili olduğu gösterilmiştir. Bildiğimiz kadarıyla, kantaron otu ekstresinin tek doz uygulanmasının neden olduğu panik atak vakası ilk kez sunulacaktır. 35 yaşında erkek hasta giderek artan titreme ve ölüm korkusu nedeniyle hastaneye başvurdu. Uykuya dalmakta zorluk yaşadığı için ağızdan bir bardak kantaron otu ekstresi aldıktan 2 saat sonra kendisini huzursuz ve gergin hissettiğini belirtti. Ayrıca çarpıntı, terleme, göğüs ağrısı, nefes darlığı, bulantı, bulanık görme ve derealizasyon hissi de tarif etmekteydi. Hastanın herhangi bir halusinasyonu ve hezeyanı yoktu. EKG ile taşikardi saptandı. Vital bulguları 110/dk nabız ve 22/dk solunum dışında normaldi. 1 mg oral alprazolam verildikten 25 dakika sonra hastanın panik halinde gerileme izlendi. Hasta, haftada 1-2 gün uykuya dalma güçlüğü dışında psikiyatrik öyküsü olmadığını, alkol kullanmadığını belirtti ve stresör tarişemedi. Aile öyküsü özellik arzetmiyordu. Yaklaşık 2 ay önce bir bardak kantaron otu içtiğinde de benzer bir atak yaşadığını ifade etti. DSM-IV’e göre hasta, panik atak tanı kriterlerini karşılamaktaydı. Naranjo olasılık indeksine göre panik atak ile kantaron otu alımı arasında muhtemel bir ilişki vardı. Taburcu olduktan sonraki 1. ve 3. ay kontrollerinde hastanın yeni bir atak yaşamadığı öğrenildi. Kesin etki mekanizması bilinmemekle birlikte kantaron otu ekstresinin in vivo çalışmalarda beta-adrenerjik reseptörlerde “downregulation” yaparken, 5-HT2 resptörlerinde upregülasyon yaptığı bulunmuştur. Kantaron otu ekstresi ile ilişkili en önemli risk, diğer ilaçlarla etkileşimdir. Ancak, olgumuzda da görüldüğü gibi, tek başına panik atak gelişimine de neden olabilir. Psikiyatrik yakınmalarla başvuran hastalarda bitkisel ilaç kullanımının sorgulanması önemlidir.