Objective: The IDS Clinician Rated (IDS-C) and IDS Self-Report (IDS-SR) forms both cover the same symptoms with corresponding response scales so that a direct comparison between these two perspectives can be undertaken in the evaluation of depressive symptoms (Rush et al. 1986, 1996). This study provides an analysis of the validity and reliability of the Turkish version of the 30-item IDS-C and IDS-SR in a group of Turkish depressive patients.
Method: The patient sample consisted of consecutive referrals to the psychiatry outpatient clinic of Gazi University School of Medicine. After diagnostic assessment according to DSM IV-TR, all patients completed the 17-item HDRS, IDS-SR30, and IDS-C30 on two occasions within two days.
Results: Forty-four patients with major depressive disorders were included in the study. Thirty-seven patients were female and seven were male. The mean age of the patients was 41.4 (SD=9.3) with a mean education period of 11.1 years. Cronbach’s Alpha coefficient analysis was conducted in order to evaluate the reliability of the instruments. The coefficient alphas for IDS-SR30 and IDS-C30 were 0.92 and 0.88, respectively, indicating that the reliability of the two scales in the Turkish population are high. Test-retest and inter-rater reliabilities of the IDS-SR30 and IDS-C30 within 2 days were 0.87 and 0.78 respectively. The Kappa coefficient was calculated and the level of agreement of the scale was found to be adequate (kappa= 0.47, p<0.01). Concurrent validity of the scales was investigated by HDRS. The correlation coefficient for HDRS and the IDS-SR was 0.65 (p<0.01) while the same value was 0.70 (p<0.01) for IDS-C30. It can therefore be concluded that the Turkish form of the scale has adequate validity.
Conclusion: This study showed reasonable internal validity and test retest reliability for the Turkish version of IDS-C and IDS-SR. There was high concurrent validity between the IDS-C and HDRS in Turkish patients with major depressive disorders. Further studies should be done to demonstrate sensitivity of the scales to change of depressive symptoms during depression treatment.
Depresif Belirti Envanteri - Klinisyen Formu (DBE-K30) ve Özbildirim Formu (DBE-Ö30)’nun Majör Depresyonlu Hastalarda Geçerlik ve Güvenirliği
Amaç: Depresif Belirti Envanteri (DBE) (Inventory for Depressive Symptomatology) (IDS) Rush ve arkadaşları tarafından geliştirilmiş hem klinisyenin değerlendirdiği (DBE-K) hem de özbildirim (DBE-Ö) formları olan, böylece depresif belirtilerin değerlendirilmesinde her iki boyutun incelenmesine olanak sağlayan bir ölçektir. Bu çalışmada 30 maddelik DBE-K ve DBE-Ö’nin Türkçe çevirisinin depresyonlu hastalarda güvenirlik ve geçerlik incelemesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Çalışmaya Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri polikliniğine son bir yıl içinde ardışık olarak başvuran, DSM-IV-TR ölçütlerine göre majör depresif bozukluk (MDB) tanısını karşılayan 44 hasta alınmıştır. Hastalarla tanısal klinik görüşme sonunda iki gün arayla, iki oturumda DBE-K30, DBE-Ö30 ve 17 maddelik Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği (HDDÖ17) uygulanmıştır.
Bulgular: Çalışma, yaş ortalaması 41.4±9.3, eğitim ortalaması 11.1 yıl olan 37 kadın ve 7 erkek katılımcıdan oluşmuştur. Türkçe ölçeklerin iç tutarlılık düzeyleri Cronbach alfa iç tutarlılık katsayıları DBE-K30 (0.92), DBE-Ö30 (0.88) yeterince güvenilir bulunmuştur. Ölçeğin test-tekrar test güvenirliği DBE-K30 için 0.87, DBE-Ö30 için 0.78 bulunmuştur. Ölçeklerden elde edilen depresyon şiddetini belirten alt tanılar arasındaki uyuşma düzeyi belirlemek için kappa katsayısı (0.47, p<0.01) yeterli bulunmuştur. Benzer ölçek geçerliği için ölçeklerle beraber uygulanan HDDÖ ile yüksek bir ilişki katsayısı olduğu bulunmuştur (r=0.65, p<0.01).
Sonuç: Bu çalışma sonucunda DBE-K30 ve DBE-Ö30 yüksek “iç tutarlılık ve madde-toplam test korelasyon katsayıları” göstermiştir. Test-tekrar test incelemesinde ölçeklerin güvenilirliği yüksek bulunmuştur. Klinisyen ve özbildirim formları arasında yüksek bir korelasyon düzeyi bulunmaktadır. HDDÖ ile karşılaştırılarak yapılan benzer ölçek geçerliği yüksektir. İleri çalışmalarda ölçeklerin tedaviyle ortaya çıkan değişimlere duyarlığı incelenmelidir.