This study aimed to compare, the treatment effectiveness o f drug therapy versus drug therapy + cognitive-behavioral psychotherapy combination in 22 male and 30 female patients who had panic disorder (with agoraphobia and without agoraphobia) according to DSM -lll-R criteria. In the beginning o f treatment, a sociodemographic interview form was given, and during two years of treatment period, Hamilton Anxiety Scale ,Hamilton Depression Scale , Clinical Global Impression and Covi Scale were applied to the patients. When the statistical comparison between only drug therapy given patient group versus drug therapy + cognitive-behavioral psychotherapy techniques combination given patient group data was carried out; all anxiety (HAM-A,Covi) and depression (HAM-D) points and CGI (severty o f illness) points decreased in both groups significantly (p< 0.001 )but the aforementioned points were lower in drug therapy + cognitive-behavioral psychotherapy techniques combination given patient group significantly (p<0.01) than only drug therapy given patient group.
Panik bozuklukta uzun süreli takip sonuçları
DSM-III-R tanı kriterlerine göre Panik Bozukluk (Agorafobili ve Agorafobisiz) tanısı almış 22 erkek ve 30 kadın hastada, yalnız ilaç tedavisi ve ilaç + kognitif -davranışçı psikoterapi teknikleri kombinasyonunun tedavi etkinliğini belirlemek amacıyla bu çalışma gerçekleştirildi. Hastalara tedavi başlangıcında sosyodemografik görüşme formu uygulandı ve ve iki yıllık tedavi süresince her ay Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği (HAM-A), Hamilton Depresyon Değerlendirme Ölçeği (HAM-D), Klinik Global İzlenim (CGI) ve Covi Skalası uygulandı.Yalnız ilaç tedavisi uygulanan hasta grubu ile ilaç tedavisi + davranışçı-kognitif psikoterapi tekniklerinin uygulandığı hasta grublarından elde edilen verilerin istatistiksel olarak karşılaştırılmasında: hem anksiyete (HAM-A, Covi) ve hem de depresyon (HAM-D) puanları ite CG/(hastalık şiddeti) puanlarının her iki grupta da anlamlı olarak (p<0.001) azaldığı; ancak, ilaç tedavisi +kognitif -davranışçı psikoterapi tekniklerinin uygulandığı hastalarda , yalnız ilaç tedavisi uygulanan hastalardan anlamlı olarak (p<0.01) daha fazla olduğu anlaşılmıştır.