Psychiatry and Clinical Psychopharmacology
POSTER PRESENTATIONS

Deficit syndrome in schizophrenia: Clinical predictors and its effects on quality of life and functioning

1.

Erenkoy Mental Health Research Hospital, İstanbul - Turkey

Psychiatry and Clinical Psychopharmacology 2012; 22: Supplement S53-S53
Read: 788 Downloads: 460 Published: 28 March 2021

Objective: This study aims to examine the prevalence of Deficit Syndrome (DS) in patients diagnosed with schizophrenia and to compare schizophrenic patients with and without DS in terms of clinical variables such as socio-demographic characteristics, positive and negative symptoms, depressive symptoms, drug side effects, alexithymia, cognitive functions, quality of life and general functionality, and to determine predictors of DS.

Method: The study involved 210 subjects diagnosed with schizophrenia. Patients have been applied Schedule for the Deficit Syndrome for the differentiation of DS and patients have been categorized as those with and without DS. Each patient has been applied Positive and Negative Syndrome Scale, Calgary Depression Scale, UKU Side Effects Rating Scale, Frontal Assessment Battery, Global Assessment of Functioning, WHO Quality of Life-BREF and Toronto Alexithymia Scale.

Results: The incidence of DS was found to be 23.8%. In DS group, the onset of schizophrenia was earlier and birth rate was higher in summer; marriage and occupation rates and level of education were significantly lower than those without DS. Additionally, severity of depression, alexithymia and negative symptoms was higher; level of quality of life and general and cognitive functioning was lower. Furthermore, our study determined that there was a strong relation between alexithymia negative symptoms, and DS. Negative symptoms and cognitive deficits were determined as predictors of DS.

Conclusion: As expected, patients with DS were found to display a worse clinical picture with lower quality of life and reduced functioning. It is an exciting and new finding that alexithymic characteristics can increase negative symptoms or they may occur secondary to negative symptoms. Because DS determine general functionality and quality of life, more emphasis should be given to attempts to improve negative symptoms and cognitive functioning in patients with schizophrenia.


Şizofrenide eksiklik sendromu: Klinik prediktörleri ve yaşam kalitesi ile işlevsellik üzerine etkisi

Amaç: Bu çalışmada şizofreni hastalarında, Eksiklik Sendromu (ES) yaygınlığının araştırılması ve ES olan ve olmayanların çeşitli klinik değişkenler ile yaşam kalitesi ve genel işlevsellik açısından karşılaştırılarak bu değişkenlerden hangilerinin ES için öngördürücü olduğunun belirlenmesi amaçlanmıştır.

Yöntem: Çalışmaya 210 şizofreni hastası dahil edilmiştir. Hastalar Eksiklik Sendromu Çizelgesi uygulanarak ES olanlar ve olmayanlar olarak iki gruba ayrılmış ve tümüne Pozitif ve Negatif Sendrom Ölçeği, Calgary Şizofrenide Depresyon Ölçeği, UKU Antipsikotik Yan Etki Ölçeği, Frontal Değerlendirme Bataryası, Genel İşlevsellik Değerlendirme Ölçeği, Yaşam Kalitesi Ölçeği ve Toronto Aleksitimi Ölçeği uygulanmıştır.

Bulgular: ES oranı %23.8 olarak bulunmuştur. ES grubunda, hastalığın daha erken başlangıç gösterdiği ve yaz mevsimi doğum oranının daha yüksek olduğu, eğitim düzeyi, evlilik ve çalışma oranının düşük olduğu saptanmıştır. Yine ES grubunda depresyon, aleksitimi ve negatif semptom şiddeti daha yüksek, yaşam kalitesi ile genel ve bilişsel işlevsellik düzeyi daha düşük bulunmuştur. Ayrıca çalışmamızda ES ve negatif belirtiler ile aleksitimik özellikler arasında güçlü bir ilişki olduğu saptanmıştır. İncelenen tüm klinik ve demografik özellikler arasında negatif semptom şiddeti ve bilişsel işlevlerdeki kayıp oranının şizofreni hastalarında ES için öngördürücü olduğu belirlenmiştir.

Sonuç: Bekleneceği gibi ES olan şizofreni hastalarında daha şiddetli bir klinik tabloyla birlikte daha düşük bir yaşam kalitesi ve işlevsellik söz konusudur. İlginç ve yeni bir bulgu olarak, aleksitimik özelliklerin negatif belirtileri artırabileceği ya da bunlara ikincil olarak ortaya çıkabileceği söylenebilir. ES genel işlevselliği ve yaşam kalitesi önemli ölçüde belirlediğinden, şizofreni hastalarında bunları iyileştirmeye yönelik girişimler özellikle negatif belirtiler ve bilişsel işlevler üzerine daha fazla odaklanılmalıdır.
 

Files
EISSN 2475-0581